“Toprağı tahrip ediyoruz çünkü onu bize ait bir mülk olarak görüyoruz.Toprağı bizim de ait olduğumu bir topluluk olarak görmeye başladığımızda onu sevgi ve saygıyla kullanmaya başlayabiliriz. Toğrağın mekanikleşmiş insanın yıkıcı faaliyetlerine tahammül etmesinin başka yolu yok... Bizlerin de bilimin ışığı altında toprağın kültüre kazandırabileceği estetik ürünlerden faydalanmamızın başka yolu yok.” Önsöz, Bir Kum Yöresi Almanağı

"İnsanoğlu hep sevdiğini tüketir; işte biz öncüler de yabanıl alanlarımızı tükettik. Kimileri bu 'buna mecburduk' diyor. Eğer öyleyse yabanıl alanları olmayan bir ülkede tekrar genç olmayacağım için çok mutluyum. Bize bahşedilen kırk tane özgürlük, haritada bakir bir yer kalmadıysa ne işe yarar ki?” Yeşil Lagünler, Bir Kum Yöresi Almanağı.

"Yok olup gitmiş bir türü yad etmek için ona bir anıt diktik. Bu anıt bizim kederimizi simgeliyor. Kederliyiz çünkü bir daha hiç kimse martta baharı selamlamak için gökyüzünü bir uçtan bir uca kat edip Wisconsin'in tüm ağaçlıklarından ve tüm çayırlarından yenik düşmüş kış aylarını kovalayan galip kuş sürülerinin geçişini göremeyecek.

Bu yolcu güvercinleri gençlik yıllarından hatırlayan insanlar hala hayatta. Gençlik yıllarında onların rüzügarıyla sarsılmış ağaçlar da hala hayatta. Ancak bundan on yıl sonra onları sadece en yaşlı meşeler hatırlayacak ve yıllar sonra da onları derelerden tepelerden başka bilen kalmayacak. 

Yolcu güvercinler kitaplarda ve müzelerde yer almasına her zaman yer alacak, fakar insanın bütün güç anlarına, bütün keyifli anlarına duyarsuz, cansız kuklalardan ve resimlerden ibaret olacaklar. Kitap güvercinleri, bulutları yarıp gelip bir geyiği gezindiği yerlerden kaçıramaz ki, ya da upuzun ağaçlarla dolu ormanları kanatlarıyla alış tufanına boğamaz ki... Kitap güvercimleri Minnesota'nın yeni biçilmiş buğday tarlalarında kahvaltısını yapamaz, Kanda'nın böğürtlenleriyle akşam yemeğini yiyemez... Onlar mevsimlerin dürtüsünü bilemez; güneşin öpücüklerini, rüzgarın ve havanın kamçısını hissedemez. Onlar sonsuza kadar var olurlar ama hiç yaşamadan.” Güvercine Anıt, Bir Kum Yöresi Almanağı.

"Beni ilgilendiren iki şey var: İnsanların birbiriyle ilişkisi ve insanların toprakla ilişkisi." "Neden Yaban Hayatı Ekolojisi?" , Aldo Leopold: Hayatı ve Çalışmaları

“Turna kuşunun sesini duyduğumuzda öylesine bir kuş sesi deyip geçmeyelim. Burada duyduğumuz, evrim orkestrasının trompetidir. O bizim evcilleştirilemez geçmişimizin, kuşlar ve insanların günlük ilişkilerini belirleyen binlerce yıllık inanılmaz bir geçişin sembolüdür. ” Sulak Alana Ağıt, Bir Kum Yöresi Almanağı.